(Türkiye İstatistik Kurumu 2012 Çocuk İş gücü Anketine göre 6-17 yaş arası çocukların 900 bine yakını çocuk işçi olarak çalışıyor.)
ÖYKÜ
"Okullar henüz kapanmadı. Ama bugünden itibaren ben artık okullu değilim. Ben bir işçiyim. Çocuk işçi. Çocuk muyum, işçi miyim onu da bilmiyorum. Ama annem babam öyle diyorlar".Mevsimlik çocuk işçi" olmuşum. Ben hiç çocuk olmadım ki; Kardeşime baktım, ev işlerine yardım ettim, yemek bile yaptım. Bazen büyük, bazen çocuk sayıldım. Öyle çok kılık değiştiririm ki, sorarım kendi kendime; Çocuk muyum, büyük müyüm, öğrenci miyim, işçi miyim... Ben neyim? "
"Okulda öğretmen yoklama yapacak şimdi. Ayşe deyince -yok- diyecekler. Ben artık sınıfta yokum. "Nerede?" diyecek öğretmen ." -Okul açılana kadar gelmeyecek, yok." Onlar için ha var ha yok, ne fark eder?
Ama ben... Ben hala alışamadım mevsimler arası geçişe. Bahar, yaz gelirken herkes sevinir, ben üzülürüm.
Her yıl bir başka diyara göç ederiz annem-babamla. Ekim'e kadar hatta bazen Kasım'a kadar küçük işçi olurum ben. Gittiğimiz yere göre tarlalarda pamuk toplarız, pancar toplarız, fındık toplarız, nohut toplarız.
Bazen parmaklarım acır, başım ağrır, yüzüm ateş gibi yanar. Yorulurum, biraz dinlenesim gelir. Ama işi bırakamazsın. O zaman hayal ederim.; Balonlarla dolu bir tarla ya da deniz. Balonların arasında koşuyorum, zıplıyorum. balon topluyorum-kucak dolusu- Sonra öğretmenin sesi geliyor kulağıma:" Ayşe" -"Buradayım" diyorum, "Artık hep buradayım öğretmenim."
Bazen başka hayaller de kurarım; Keşke derim, gittiğimiz yerde kocaman bir ağaç olsa, dalları kalın, gövdesi sağlam. Çocuk işçiler için bir salıncak kursalar. Öğle molasında herkes yemek yerken biz yemesek, hiç durmadan sallansak... Gökyüzüne erişse bacaklarımız, kollarımız dallara yetişse, oradan toplasak meyveleri.
Hayal bu ya, neden olmasın?
0 Yorumlar