Artemis, Apollo ve anneleri Leto Lukkia (Lycia/Likya) da üçlü olarak tapkı görür. Apollo Güneş'i, Artemis Ay'ı temsil eder ve Lukkia da Kurtların Ülkesi demektir. Apollo'nun lakabı olan Lykos da Kurt demek iken Ay'ın hayvanı da Kurt'tur. Lukkia (Lycia) dilinde Artemis'e Ertemi derler ve zamanla Artemis olmuştur. Zaten tüm tanrıçalar anatanrıçadan bölünerek çoğaltılmıştır.
Artemis bir Amazondur. Amazonlar İskit ve Kimmerler soyundandır. Heredot, "İskitlerin dilinde Amazonlara Oerpata denildiği"ni yazar, Oerpata- Türkçe Erpata, yani Er öldüren demektir. Apollo ise Etrüsklerde Apulu, Hititlerde Apulinus'tur. Hatta Apulinus kelimesini Türkçe'deki Alp ile eş tutarlar, çünkü Apollo da bir Alp kişi gibidir. Artemis ve Apollo kelimelerinin Yunanca bir anlamı yoktur. Azra Erat çok net bir şekilde isimlerin Yunanca karşılığı olmadığını belirtir, Mircea Eliade de bunu yazar. İkizlerin doğum yeri Anadolu olsa da Hellen mitlerinde Delos diye geçer :)
Likyalı Leto hikayelerde pek anılmaz, Etrüsklerde Letun, Romalılarda Latona diye geçer. Leto'nun annesi Phoebe (Dolunay- bilgelik) ve babası Coeus (Güneş - kutupları saran gökyüzü/atmosfer - akıl, zeka, bilgi) birer Titandır. Titanlar ise ikinci kuşak tanrılardır ve onların bulunduğu çağ dillerin karıştığı Altınçağ'dır. Coeus ve Phoebe de Uranus (Gök) ile Gaia (Dünya) nın çocuklarıdır. Leto'nun çocukları da Ay-Artemis ve Güneş-Apollo olması gayet yerindedir..
Burada Dişi kurt ve ikizler benzerliğini de görebiliriz.
"Hera Leto'nun hamile olduğunu öğrenince peşine düşer. Leto doğum yapacak yer ararken "Hyperboreans" dan bir Dişi Kurt rehberliğinde aşağıya iner, (ya da kurt ülkesini arıyordur) ve daha sonra kurtları üstün tutar, saygı gösterir." der Heredot.
Romalılara dişi kurt ve ikizler (ya da tek) Etrüsklerden geçmiştir. Etrüsklere ait "Dişi kurttan emen Tek çocuk" mezar taşı bulunmuştur. Romalılar özellikle Roma'yı kuranların Etrüskler olduğunu gelecek nesile aktarmamak için, tarihte tahrifat yaparlar ve tüm Etrüsk metinlerini imha edip, mitolojik tüm hikayeleri kendilerine göre şekillendirirler. İmparator Augustus döneminde artık hiç kimse Etrüskleri hatırlamaz.
Etrüsklerin Anadolu topraklarından özellikle Truva savaşı (MÖ 12.yy) ile kıtlığın yaşandığı (MÖ 9.-8.yy) Ege kıyılarından göçtüğü bilinir. Etrüskler Türk'tür (Adile Ayda bknz.), Tarkan ve R'Asena adlı liderleri vardır. Göktürkler'deki Asena mavi anlamına geliyordu, yani Gök Kurt anlamındadır, bozkurt ise kurdun türüdür. Asena, Aşina olarak Çin kayıtlarında geçer. Gök Kurt nasıl mavi renkte ise Leto'da açık renk tenli ve mavi gözlüdür. 'Kralların kanı mavi akar' sözü ne kadar da doğrudur :)
Etrüsklere Tursha ya da Tyrrhen denildiği gibi, Lykialılar da kendilerine Trmmli der. Etrüsklerin bir diğer ataları da Pelasglardır ve mitolojide ataları Pelasgus'un oğlunun adı Lycaon'dur, yani Kurt. Pelasglar Truvalıların müttefiki olup o da Türktür. Ek olarak Truvalıların yanında savaşan Lykia prensi Sarpedon'un adı da Türkçedir: Sarp.
Kolonileşme ile gelen Hellenlere ise göçtükten sonra bu tanrı ve tanrıçalar geçer. Prof.Fahri Işık'ın da dediği gibi: "Hellenler kültür göçü yapmamıştır", yani kültürleriyle gelmemiş, burada şekillendirmiştir. Hatta Athena adı bile Hellence değildir, Truva savaşından sonra Truva'dan alıp götürmüşlerdir.
Hyperboreanlar ise İskit Türklerinin bir boyudur, kuzeyde yaşarlar. Bora Türkçedir ve kuzeyin soğuk rüzgarıdır. Bora aynı zamanda antik dönem Balkanlarda Buri olarak Tacitus'un kitabında geçer, Kurt'tur o, komşuları vardır Neuriler, her yıl don değiştirerek kurt kılığına girerler. Tıpkı Truvalı Dolon'un kurt kılığına girip düşman hatlarına geçmesi gibi, tıpkı Romalıların öncü kuvveti olan İskitlerin kurt kılığında gezmeleri gibi. İskandinavların ata saydıkları Odin'in babasının adı Bur iken dedesinin adı da Buri'dir, o da Kurt'tur. Heredot'ta geçen ve İskit Türklerinin atası olan Targitaos'un annesi bugün Dyneper denilen Borysthenes ırmağının kızıdır. Bory-sthenes kelimesi de Boru olarak okunuyorsa Bory-Bori-Börü ve Bora olarak da okunabilir. Ve Bora aynı zamanda Suvar Türklerinde de görülür. Hunların da atası sayılan, göçebe olarak atıyla gezen tanrıları Sabazios ile Suvarlar da en eski Türklerden değil midir? ;)
Hyper ise büyük anlamındadır. Leto, Hyperborean'dan bir dişi kurt tarafından mı getiriliyor, yoksa Leto'nun kendisi mi bir Dişi kurttur? Tabi ki kendisi bir dişi kurttur. Çünkü yolculuk sırasında doğum sancıları başlar ve dişi bir kurda dönüşür. Ayrıca Apollo'nun rahibi olarak geçen Abaris de Hyperborean'lı olarak anılır. Abaris, Avar Türklerinin antik dönem adıdır ve Abaris bir kamdır (Şaman kelimesi Türkçe değildir).
Bir arkadaşımın (T.Can) yorumunu da buraya aktarayım: "Leto, Aleto isminden gelebilir mi acaba? Al Büyük /Kutsal demek Et/İt ... İT aynı zamanda kadim türkçede Kurt demektir. Japonlarda örneğin İto kurt demektir. Al Et O = Al İt O yani 'Büyük Kutsal Kurt O' manasında." Bu söylediği mümkündür, isimlerin her dile göre değiştiği aşikardır ve 3000 yıl da uzun bir zamandır.
Bir Karia şehri olan Miletos/Milet MÖ.2000-1000 yıllarında Hitit kaynaklarında geçen Millawanda ile aynı yerdir. MÖ.3500 'e kadar giden bir tarihi vardır ve o dönemde Hititler, Anadolu'nun yerlisi olan Hatti ülkesini henüz işgal etmemiştir! Hellen istilasında Millawanda adı Miletos/Miletus olarak değiştirilmiştir. Ve her zaman yaptıkları gibi buna da bir kuruluş efsanesi uydurmuşlardır. Miletos kuruluş efsanesine göre, Atinalı Kodros'un oğlu Neleus koloniciler başında Miletos'a gelmiş ve Miletoslu erkeklerin hepsini öldürerek onların eşlerini/kızlarını alıp Miletos'u bir koloni olarak yeniden kurmuşlardır. (Tarihi MÖ 3500 lere kadar inen bir şehri nasıl da kendilerine mal ediyorlar, gayet net görülüyor.) Niye Miletos'a değindim esas şimdi anlaşılacak.
Mitolojiye göre, Miletus, Apollo ile Minos'un kızı Akakallis'in oğludur. Akakallis babasının gazabından korumak için oğlunu ormanda saklar, Apollo'da oğlunu beslemesi için Dişikurt'a teslim eder. Bir de abisi vardır Miletus'un, Kydon. O da hayvanlar tarafından büyütülür. Adına basılan paraların üzerinde emziren bir Dişikurt vardır. Miletus'un da ikizleri vardır; kızı Byblis ile oğlu Kaunos (Dalyan).
[ bu arada eski Hellence de 'y' harfinin okunuş şekli 'u' dur, yani Kydon- kidon değil Kudon'dur; tıpkı Etrüsklerin diğer adı Tyrrhen'in Turhen-Turhan-Turan olarak okunması gibi ]
Dişikurt tarafından beslenen = Apollo'nun oğulları Miletus ile Kydon
Apollo ile Artemis'in annesi, bir Dişikurt olan tanrıça Leto... hep aynı bölgede...
Artemis'in sembolleri; Geyik (İskit ve Hattiler'de bolca görürüz), köpek (kurt bile olabilir !), okçuluk (bozkır savaşçıları, İskitler - Amazonlar), ay (kurtların sembolü), bereket (Anadolulu anatanrıça).
Apollo'nun sembolleri; Güneş, okçuluk, defne ağacı (Efeler içinde kutsaldır), lir (Marsiyas'ın flütüne karşı, flüt İskitlerden geçmedir), oğlu Asklepios'un eğitimini atadam olan Cheiron'a verir (atadam İskitlerden esinlenerek üretilmiş mitolojik bir karakterdir).
Aslında hep aynı hikayeler, herkes kendine göre yontmuş... Dişikurt Leto ile İkizler:
Apollo-Artemis / Miletus-Kydon / Byblis-Kaunos / Remus-Romulus (Roma, Capitoline dedikleri dişikurt ve ikizler heykelinde dişikurt MÖ 400 iken, ikizler MS 1400 dendir). Ve bunların hiç biri tesadüf değildir ;)
Saygı ve selamlarımla,
SB
ARTEMİS-LETO-APOLLO'nun Üçlü olarak anavatanı LETOON'dan MOZAİK DÖŞEME
Fethiye Müzesi
Smintheion Apollo Kutsal alanının Truva bölgesinde olması da tesadüf değildir. Bu kutsal alanın bulunduğu Troas bölgesine Pelasglılar yerleşmiştir, hatta buradaki şehirlerine de Larissa demişlerdir. Ayrıca yukarıda da belirttiğim gibi Pelasgların mitolojideki ataları Pelasgus'un oğlunun adı Lycaon'dur, tıpkı Apollo'nun lakabının Lykos olması gibi. Larissa Pelasglara ait bir kelimedir ve gittikleri her yere götürmüşlerdir. İtalya'daki Liri (Liris) nehrine bakan bir Pelasg kalesi vardır, adı da Larissa'dır. Selanik'te Larissa, Mysa'da (Bandırma-Erdek) Larissa, Suriye'de Larissa (Schizar) Kyme (Aliağa) yakınlarında Larissa, ki Büyük Cyrus (Kiros) buraya Mısırlı birçok asker yığdığı için "Mısır (Egypt) Larissa"sı deniliyordu (D'Anville göre de Larusar). Girit (Crete- Mitolojiye göre Miletos'un geldiği yerdir) de de Larissa vardır. Ee, Pelasglar da Karialılar, İonyalılar, Lukkialılar, Leleglerin ve Etrüsklerin de atası olduğuna göre Dişikurt efsanesi tamamen yerine oturur...
SB
Fethiye Müzesi
Smintheion Apollo Kutsal alanının Truva bölgesinde olması da tesadüf değildir. Bu kutsal alanın bulunduğu Troas bölgesine Pelasglılar yerleşmiştir, hatta buradaki şehirlerine de Larissa demişlerdir. Ayrıca yukarıda da belirttiğim gibi Pelasgların mitolojideki ataları Pelasgus'un oğlunun adı Lycaon'dur, tıpkı Apollo'nun lakabının Lykos olması gibi. Larissa Pelasglara ait bir kelimedir ve gittikleri her yere götürmüşlerdir. İtalya'daki Liri (Liris) nehrine bakan bir Pelasg kalesi vardır, adı da Larissa'dır. Selanik'te Larissa, Mysa'da (Bandırma-Erdek) Larissa, Suriye'de Larissa (Schizar) Kyme (Aliağa) yakınlarında Larissa, ki Büyük Cyrus (Kiros) buraya Mısırlı birçok asker yığdığı için "Mısır (Egypt) Larissa"sı deniliyordu (D'Anville göre de Larusar). Girit (Crete- Mitolojiye göre Miletos'un geldiği yerdir) de de Larissa vardır. Ee, Pelasglar da Karialılar, İonyalılar, Lukkialılar, Leleglerin ve Etrüsklerin de atası olduğuna göre Dişikurt efsanesi tamamen yerine oturur...
SB
0 Yorumlar